Ülkemizde ve özellikle ilimizde yoğun bir şekilde sığır besiciliği yapılmaktadır. Bu yazımda sizlere karlı bir besicilik için neler yapılması gerektiğini kısaca anlatmaya çalışacağım.
Karlı bir besicilik için öncelikle hayvanların barındırılacağı kapalı, yarı açık yada açık sistem düzenli bir ahıra sahip olmamız gerekmektedir. Kapalı ahırların planlanması ve yarı açık sistem ahırlarıyla ilgili daha önceki yazılarımda bilgi vermiştim. Ahır problemini şayet çözmüşsek ahırda barındıracağımız hayvanların kaba (saman, yonca, silajlık mısır vb.) ve kesif (arpa, buğday vb.) yem ihtiyaçlarını karşılayacak tarım arazilerini sahip olmamız gerekmektedir. Bilindiği gibi hayvancılıktaki toplam maliyetin büyük bir kısmını yem girdileri (toplam maliyetin % 70 i) oluşturmaktadır. Yukarıda sözünü ettiğimiz kaba ve kesif yemleri kendi arazilerimizden ürettiğimiz ölçüde % 70 lik yem girdilerini % 30-35 lere düşürme imkanımız olacak ve bu şekilde karlılığımız artacaktır. şimdi de ekilebilir tarım arazilerimiz ve besiye alacağımız hayvanların barındırılacağı uygun bir ahırımız var, bundan sonra karlı bir besicilik için nelere dikkat etmemiz gerektiği hususlarını kısaca açıklamaya çalışacağım.
-Hangi ırklarla besicilik yapalım;
Bilindiği gibi ülkemizde sadece besi için yetiştirilen sığır ırkı bulunmamaktadır. Genellikle ülkemizde yerli ırklar (Yerli kara, Doğu Anadolu Kırmızısı, Güney Anadolu Kırmızısı vb.), kültür ırkları (Siyah beyaz alaca, simmental, Montofon vb.) ve bunların melezleri besiye alınmaktadır. Ancak yerli sığır ırklarımızın besi performansları oldukça düşüktür. Bu nedenle besiye yukarıda saydığımız kültür ırkları ve bunların yerli ırklarla melezlerini almamız daha uygun olacaktır. özellikle de halk arasında kırma dediğimiz melezlerin besiye alınması, bu hayvanların çevre şartlarına ve hastalıklara saf ırklara göre daha iyi adapte olacaklarından besi performansları da yüksek olacaktır. Bu nedenle yerli ırklarımızın melezleme yoluyla ıslah edilmesi hem besicilik hem de süt sığırcılığı için oldukça önem arz etmektedir.
-Hangi yaştaki hayvanları besiye alalım;
Genç hayvanların besiye alınması yaşlı hayvanlara göre beside bir çok avantaj sağlar. Bu avantajlardan kısaca bahsedecek olursak; Genç hayvanların cüsseleri ve ağırlıkları daha düşük olduğu için alırken daha az para öderiz. Genç hayvanlar büyüme çağında olduklarından iskelet çatısının büyüme ve genişleme şansı devam etmekte ve buda daha fazla ağırlık artışı sağlamaktadır. Genç hayvanlar verilen yemden daha fazla istifade etmekte ve canlı ağırlık artışı daha hızlı olmaktadır. Genç hayvanlar daha fazla et, yaşlı hayvanlar ise daha fazla yağ biriktirirler. Genç hayvanlar vücut yağını kaslar arasında biriktirirler bu nedenle etleri kaliteli ve lezzetli olur. Yaşlı hayvanlarda ise genellikle karın yağı daha çok olur bu da tüketici için istenmeyen bir durumdur. Genç hayvanların besi süresi daha uzun olduğundan Pazar durumuna göre kesim ertelenebilir. Genç hayvanlar yarı açık ve açık sisteme daha kolay uyum sağlarlar.
Genç hayvanların yaşlı hayvanlara göre dezavantajlarına gelirsek; Genç hayvanların yaşlı hayvanlara göre kg. canlı ağırlık fiyatı daha yüksektir. Genç hayvanların besi süresi uzun olduğundan paranın geri dönüşümü gecikir. Genç sığırlar solunum sistemi hastalıklarına daha hassastırlar. Bütün bu açıklamalardan sonra besi için en uygun yaşın kültür ırkları ve bunların melezleri için 1-1,5 yaşında, yerli ırkların ise 2 yaşında besiye alınması daha uygun olacaktır.
-Besiye alacağımız hayvanın cinsiyeti ne olsun;
Erkek hayvanların besiye alınması daha uygundur. Bunun nedeni testislerde üretilen erkeklik hormonu ve diğer hormonlarla hayvanların daha iyi et tutması sağlanmaktadır. Erkek hayvanlar yemi daha ekonomik değerlendirerek daha fazla canlı ağırlık artışı sağlarlar. Erkek sığırlardan da enenmemiş olan hayvanların tercih edilmesi gerekmektedir. Enenmiş hayvanlarda canlı ağırlık artışı düşük ve yağ birikimi fazla olur. İnek ve düvelerin besi performansı da erkeklerden düşük olduğu için beside enenmemiş erkek hayvanların tercih edilmesi gerekmektedir.
-Hangi Hayvanları Besiye Alalım;
Besiye büyüme ve gelişme çağındaki hayvanları alalım, şayet besiye alınacak hayvan gelişmesini tamamlamış bir sığır ise ( öküz,inek) iskelet çatısının yükseklik ve genişliğine dikkat etmek gerekir. Çünkü besi hayvanının kazanabileceği ağırlık miktarı iskelet çatısının kapasitesi ile sınırlıdır. İster genç ister erişkin bir sığırın besiye alınmasında zayıflık, yani hayvanın “bir deri bir kemik” olması dezavantaj değil avantajdır. Yeter ki bu hayvanın zayıflığının sebebi hastalık olmasın. Bilindiği gibi zayıf hayvanlar daha ucuza alınıp, besiye alınınca daha fazla ağırlık artışı sağlarlar.
-Besiye alınacak hayvanın bünyesi ve dış görünüşü nasıl olmalıdır;
Besiye genellikle derin, geniş ve uzun gövdeli, kısa boyunlu, küçük başlı, geniş ve düz sırtlı, uzun sağrılı hayvanlar alınmalıdır. Göğsü dar ve basık, baş kısmı gövdeye kıyasla büyük yada çok küçük hayvanlar iyi bir besi performansı gösteremezler. Cinsel olgunluğa erişmiş erkek hayvanlarda gövdenin ön bölümünün, dişilerde ise arka bölümün daha geniş olması makbuldür.
-Besi hayvanını nereden almalıyız;
Bildiğimiz bir işletmeden, köyden yada bölgeden besi hayvanını almamız gereklidir. Bilinen yerden alınan hayvanların önceki bakım ve besleme koşulları, aldığımız yere has hastalıklar ve diğer yetiştirme problemlerini bilirsek besi sırasında gerekli önlemlerimizi ona göre alırız.
-Besi Hayvanını alırken sağlık durumu yönünden nelere dikkat etmeliyiz;
öncelikle hayvanları bulaşıcı hastalıklardan ari işletmelerden veya bölgelerden almalıyız. Alacağımız hayvanın genel görünüşüne, yürüyüşüne, sese ve dokunmaya karşı gösterdiği tepkiye, gözlerin parlaklığına, kılların görünüşüne, burun aynasının ıslaklığı ve parlaklığına, geviş alma durumuna, iştah durumuna ( kuru ot verilmek suretiyle kontrol edilebilir) ve vücut akıntılarına bakmak suretiyle besi hayvanının sağlık durumu hakkında kabaca fikir edinilebilir. Hasta olduklarından şüphe edilen hayvanlar satın alınmamalıdır. Ayrıca satın alma sırasında hayvanın menşei belgesi ve Veteriner Sağlık Raporu olup olmadığına dikkat edilmelidir.
-Besi hayvanını ne zaman almalıyız;
Et piyasası dikkatle takip edilmeli ve ona göre besi zamanı belirlenmelidir. Et piyasasının uygun olduğu zamanda besi bitirilecek şekilde hayvanlar besiye alınmalıdır. Ayrıca besi hayvanlarının semireceği zaman sıcak aylara rast gelmemelidir.
Yukarıda bütün şartlara uygun besi hayvanlarını aldık ve daha önceden dezenfekte ederek hazırladığımız ahırlara hayvanları koyduk bundan sonra neler yapmamız gerektiğini de kısaca açıklamaya çalışacağım.
* Besiye alacağımız hayvanları toplu olarak almışsak daha önceden hazırladığımız ahırlara hayvanlarımızı koyacağız.
* şayet hayvanları parça parça satın alıyorsak, ilk gelen hayvanlardan sonra ahıra getirilen hayvanların ayrı bir yerde 7-10 gün tutulup bulaşıcı hastalık olmadığına kanaat getirdikten sonra diğer hayvanlarla bir araya getirilmelidir.
* Danalar besi yerine ilk geldiğinde vitamin ve antibiyotik enjeksiyonu yapmak faydalı olacaktır.
* Daha sonra besi danalarının iç ve dış parazitlere karşı ilaçlaması yapılmalıdır.
* Ayrıca besiye aldığımız hayvanların vakit geçirilmeden şap, şarbon, sığır vebası vb. gibi salgın hastalıklara karşı koruyucu aşılamaları yaptırılmalıdır.
* Ayrıca besiye yeni alınan hayvanlara verilecek besi yemi belirli bir süre alıştırıldıktan sonra hayvanlara verilmeli ve ani yem değişikliklerinden kaçınılmalıdır.
* Besiye alınan hayvanların ayda bir canlı ağırlıkları kontrol edilmelidir. Bunun için varsa tartı aleti yoksa Göğüs Çevresine Göre Canlı Ağırlık Tahmini Tablosu kullanılabilir. Bu tabloya göre canlı ağırlık kontrolü yapılacaksa şeritmetre ile besi hayvanının göğüs çevresi ölçülür ve ölçülen rakamın tabloda kaç kg. a denk geldiğine bakılır. Bu işlem her ay yapılmak suretiyle besi hayvanlarının aylık canlı ağırlık artışları tespit edilmiş olur. Canlı Ağırlıkların belli aralıklarla kontrol edilmesi karlılık ve yapılan beslemenin doğru olup olmadığı ile ilgili önemli bir fikir verir. İsteyen yetiştiricilerimize bu tabloyu bizimle irtibat kurdukları takdirde verebilir ve bu konuyu daha ayrıntılı anlatabiliriz.
* Son olarak besicilik yapan yetiştiricilerimizin dikkat etmeleri gereken en önemli hususlardan biriside ahıra giriş ve çıkışlarda gerekli önlemleri almaları ve rastgele giriş çıkışlara müsaade etmemeleri işletmenin bulaşıcı hastalıklardan temiz olmasını sağlayacaktır. Ürününüzün bol ve bereketli olması dileğiyle... e-mail adresi : atetik71@hotmail.
Facebook'ta Yayınla>