Hayatlarının bir bölümünde yada tamamında bir konukçuya ihtiyaç gösteren yabancı otlara parazit yabancı otlar adı verilir. Bu parazit yabancı otlardan, üzerinde bulundukları bitkiden sadece ham besin maddelerini alarak ihtiyaç duydukları karbonhidratları kendileri özümleyenlere yarı parazit, direk özümlenmiş maddeleri alanlara ise tam parazit yabancı otlar denir; örneğin küsküt ve canavar otu tam parazit, ökse otu ise yarı parazit yabancı ottur.
Canavar otları (Orobanche spp.)
Tam parazit olan canavar otlarının yeşil yaprakları yoktur, dolayısıyla klorofil içermezler ve fotosentez yapamazlar. Bu nedenle yaşamı konukçudan alacağı besin ve suya bağlıdır.
Bir Canavar otu 5.000-100.000 arasında tohum üretir ve bu tohumlar canlılığını yitirmeden 10’yıldan daha fazla bir süre toprakta kalabilirler.
Ülkemizde dört tür kültür bitkilerinde sorun oluşturmaktadır.
O. ramosa L. (Mavi çiçekli canavar otu) ve O. aegyptiaca Pers. (Mısırlı canavar otu) başta tütün ve domateste olmak üzere bazı sebzelerde ve mercimekte,
O. crenata Forsk. (Beyaz çiçekli canavar otu) başta bakla olmak üzere diğer baklagillerde ve
O. cernua Loefl. ise ayçiçeğinde önemli zararlara neden olmaktadır.
Canavar otu ile çok yoğun olarak bulaşık olan tarlalarda kültür bitkilerinde verim kaybı % 100’lere kadar çıkabilmektedir.
Bu yabancı otla mücadelede:
• canavar otlarının tohumlarından ari temiz tohum kullanmalı,
• canavar otlarıyla bulaşık tarlada kullanılan tarımsal alet veya makinelerin, bulaşık olmayan tarlada kullanmadan önce çok iyi bir şekilde temizlenmiş olmasına özen gösterilmeli,
• canavar otlarıyla bulaşık tarlalarda konukçusu olmayan kültür bitkileriyle uzun süreli münavebe yapılmalı,
• tarla veya seralarda görülen canavar otları çiçeklenmeden önce elle çekilerek ayrı bir yerde yakılmalı veya çok derine gömülmeli,
• özellikle ayçiçeği yetiştiriciliğinde dayanıklı çeşitlerin kullanımına özen gösterilmelidir.
• Canavar otlarıyla mücadelede solarizasyon oldukça etkili bir yöntem olduğu için özellikle sera bitkileri yetiştiriciliğinde solarizasyon yapılmalıdır.
• Bu yabancı otla kimyasal mücadelede ise sadece ayçiçeği, kırmızı mercimek ve tütünde ruhsat almış herbisitler bulunmaktadır.
Şekil 33. Mercimekte Sorun Olan Mısırlı Canavar Otu
Şekil 34. Mercimek Baklada Sorun Olan Beyaz Çiçekli Canavar Otu
Şekil 35. Domateste Sorun Olan Mavi Çiçekli Canavar Otu
Küsküt (Cuscuta spp.):
Veremotu, şeytansaçı, cinsaçı, kızıl ot gibi bazı yöresel adlarıyla isimlendirilen küsküt; köksüz, çiçekli ancak yapraksız ve klorofilsiz tam parazit bir yabancı ottur. İnce iplik şeklindeki gövdeleriyle tutunduğu bitkinin gövdesine sarılır ve emeçlerini bitkinin içine sokarak su, besin maddesi ve fotosentetik maddeleri buradan alır.
Bitki üzerinde tutunup gelişmiş küskütün iplik dallarında çok sık top şeklinde çiçek açar. Çiçekler kümeler şeklinde olup renkleri pembe, menekşe ve bazen de sarıdır Her bir top şeklindeki çiçekler yüzlerce tohum taşır. Tohumların bir kısmı olgunlaşır toprağa düşer ve hemen çimlenir. Bir kısmı da toprak yüzeyine yakın kısmında kalır ve 5-15 yıl durgun bir halde çimlenme gücünü kaybetmeden durur.
Küskütün tam parazit bir yabancı ot türü olması nedeniyle konukçusu olan kültür bitkisinin besinine tamamen ortak olur ve zamanla kültür bitkisinin zayıf kalmasına ve sonuçta ölmesine neden olur. Ayrıca sadece tohumla değil aynı zamanda sarılıcı gövdelerinin kopan parçalarıyla da kolayca çoğaldıkları için bağlarda, sebze alanlarında ya da yoncalıkta kolaylıkla yayılıp önemli derecede zarar verebilirler.
Bu yabancı otla mücadelede:
• Yayılmayı önleyici önlemlere ve kültürel mücadele yöntemlerine ağırlık verilmeli
• Küskütle bulaşık alanlar sık sık gezilerek küskütlü olduğu görülen bitkiler, geride kalıntı bırakmayacak şekilde kesilmeli ve derhal imha edilmelidir.
• Bağlarda ise ilkbaharda omcalar yapraklanmadan önce toprağa düşmüş tohumlarının çimlenmesine veya omca dallarına tutunmasına engel olmak için önce küskütlü olduğu saptanan omcaların altına taç genişliğinden daha geniş olmak üzere 5-10 cm kalınlıkta saman dökmeli, küskütün çimlenmesinden ve samana sarılmasından sonra samanlar yakılmalıdır.
• Küskütle bulaşık bağlardan ve omcalardan üretim gayesiyle çubuk alınmamalıdır
• Yonca yetiştiriciliğinde kontrol edilmiş ve sertifika almış temiz tohumların kullanılmasına özen göstermeli, Yoncalık civarında küskütün görüldüğü yabancı otlar sökülüp yakılmalıdır
• Küskütle bulaşık yonca tohumu ekmek zorunluluğu varsa, mutlaka küskütörden geçirildikten sonra kullanılması sağlanmalı,
Bu yabancı otla kimyasal mücadelede Yoncalıklarda ruhsat almış herbisitler bulunmaktadır.
Şekil 36. Farklı bitkilere sarılmış olan küsküt
ökse Otu (Viscum spp.)
Halk arasında Burç, Çeti, Gökçe, Gövelek, Yelinkaya gibi isimlerle tanınan herdem yeşil, çok yıllık, klorofil içeren, fotosentez yapabilen ve meyve ağaçlarında sorun olan yarı parazit bir yabancı otur.
ökse otu, mart-nisan aylarında çiçek açar ve gövdesi 20-80 cm kadar büyüyebilir. Çiçekleri sarımsı renktedir ökse otunun meyvesinin dışında özel yapışkan bir madde bulunmaktadır. Bu madde ile tohumlar kuşların gagalarına veya ayaklarına yapışarak diğer ağaçlara taşınabilir. Ayrıca kuşlar tarafından yenilen tohumları sindirim sisteminden canlılığını yitirmeden geçerek kuşların dışkılarıyla da başka ağaçlara kolayca taşınabilir.
ökse otu ülkemizde armut, ahlat, erik, kayısı, badem, elma ve kestane ağaçlarında parazit olmakla beraber genel olarak yaprağını döken tüm meyve ağaçlarında, ardıç ve çam ağaçlarında görülmektedir.
ökse otu meyvesini oluşturmadan önce ağaçtan kesilerek uzaklaştırılmalı ve böylece yayılmanın önüne geçilmelidir.
Şekil 37. ökse otu
Facebook'ta Yayınla>