Tanımı ve Yaşayışı: Kanat ve vücut üzeri tozlu görünüşte ve beyaz renkte bir mum tabakası ile kaplı olduğu için beyaz renkte görünür. Yumurtalarını tek tek veya küçük gruplar halinde taze yaprakların alt yüzeyine bırakır. Bir dişi 300 kadar yumurta bırakır. Yeni bırakılan yumurtalar beyaz olup olgunlaştıkça koyulaşır, kahverengiye döner. Larva yumurtadan yeni çıktığında hareketli ve ovaldir. Hortumunu yaprak dokusuna sokarak 8 saatte kendini sabitleştirir ve hareketsiz duruma geçerek üzerini mum tabakası ile kaplar. 4 dönem geçirerek dördüncü dönemleri pupa olarak isimlendirilir. Pupa döneminde beslenme olmayıp, gözler kırmızı renkli ve çok belirgindir.
Resim 12. Erginler.
Resim 13. Yumurta.
Zarar Şekli: Hem ergini hem de larvası zarar yapar. Yumurta ve pupa dönemde beslenme olmadığı için her hangi bir zarar da meydana getirmezler. Zararlı bitki özsuyu ile beslendiği için bitki zayıflar, gelişmesi durur ve koza tutma kapasitesi düşer. Kozaların gelişmesi tam olmadığı için ağırlıkları düşer ve verim kaybına neden olur. Ergin ve larvalar yapışkan tatlı madde salgılayarak fumajin oluşumuna ve bitkinin siyah bir görünüm almasına neden olur. Tatlı madde kütlüye de bulaşarak lif kalitesini etkiler.
Resim 14. Ergin, larva ve pupa.
Resim 15. Fumajin zararı.
Mücadelesi: Zararlıya karşı dayanıklı ve erkenci pamuk çeşitleri tercih edilmeli, azot fazlalığı üreme gücünü arttırdığı için tavsiye edilen dozda kullanılmalı, aşırı sulamadan kaçınılmalı ve bitki sıklığı standartlara uygun olmalıdır. Sebze, bostan ve pamuk tarlaları içiçe olmamalı, olduğunda ise hasat sonrası artıklar ve zararlının kışı geçirdiği yerlerdeki yabancı otlar yok edilmelidir. Yoğunluk ekonomik zarar eşiğini aştığında, ilk sulamadan önce veya sonra yer aletleriyle etkili bir uygulama yapmak amaç olmalıdır. Ekonomik zarar eşiği, 5 ergin/yaprak veya 10 larva/yaprak’ dır.
Doğal Düşmanları: Pamuk tarımında zararlılarla mücadelede en önemli konulardan biridir. Kimyasal mücadele şeklinde yapılan uygulamalar, doğal dengenin bozulması, zararlıların değişik ilaçlara direnç kazanması ve çevre kirliliği gibi sorunları da beraberinde getirmiştir. Bu sorunlara çözüm olması açısından entegre zararlı kontrolü önem kazanmaktadır. Bu yöntem, ilaçlama sayısının azalmasına dolayısıyla yararlı böceklerin artmasını sağlamaktadır. Bu nedenle pamukta bulunan yararlı böcekleri ve bunların pamuk zararlılarının kontrolündeki önemini tanımamızda ve biyolojik mücadele ile ilgili bazı kavramları gözden geçirmemizde fayda vardır.
Afid Aslanı: Doğada görülen zararlı böcek ve örümceklerin populasyonlarının azalmasında önemli rol oynar. Mart ayından sonra çiftleşerek yumurtalarını bırakır.
Resim 16. Ergin.
Resim 17. Yumurta.
Resim 18. Larva.
Gelin Böceği: Bu türler avlarının bütün vücudunu yiyerek beslenirler. Hem larvası hem ergini avcıdır. Genelde yaprakbiti ile beslenir, ömrü boyunca 4000 yaprakbiti yiyebilir.
Resim 19. Ergin
Resim 20. Yumurtalar
Resim 21. Larva.
Scymnus Türleri: Ergin uzunca oval, sarımsı kahverengindedir. Larvaları unlu bite benzemektedir.
Resim 22. Larvalar
Çiçek Sinekleri: Genelde yaprakbiti avcısıdır. Erginleri; polen, nektar ve tatlı maddeler ile beslenirler.
Resim 23. Larva.
Resim 24. Pupa.
Scolotrips longicornis: Kırmızıörümceğin avcısıdır. Küçük, sarı görünüşü ve her kanadındaki üçer noktası ile pamuktaki diğer tripslerden ayrılır.
Resim 25. Ergin.
Resim 26. Nimf.
Resim 27. Aphiodoteles aphidimyza
Resim 28. Aeolotrips sp.
Resim 29. Aphidius sp.
Facebook'ta Yayınla>