İlimizde mısır yetiştiriciliği yapan ve yapmayı planlayan tüm çiftçilerimizi ilgilendiren bir güzel haber ile yazımıza başlamak istiyorum. Bakanlığımız koordinatörlüğünde yürütülmekte olan prim uygulamalarına ait Bakanlar Kurulu Kararı 12 Mart 2004 tarih ve 25400 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Bu kararda prim verilmesi kararlaştırılan ürünler içerisine dane mısır da dahil edilmiştir. Daha sonra belirlenecek olan prim miktarı ayrıca çiftçilerimize duyurulacaktır. Bu kapsamda 2004 yılı ürünlerine prim verilmesinde Bakanlığımızca yürütülen çiftçi kayıt sistemi verilerinin esas alınacağı, kayıt yaptıran çiftçilerden prime başvuracakları zaman ön müracaat dilekçesi alınacağı bilinerek çiftçilerimizin bu program dahilinde hareket etmesi gerekmektedir.
Mısır, tabiatın en hayret verici enerji depolayan bitkilerinden biridir. Bir gramdan daha hafif olan tek bir tohumdan 10 hafta gibi bir zaman içinde 2,5-3 m boyunda bir bitki meydana gelmekte, bundan sonraki 2-3 hafta içinde ise 600-800 adet tohum meydana getirebilmektedir.
Mısır bütün dünyada insan besini olarak tüketildiği gibi hayvan yemi ve sanayi hammaddesi olarak da geniş ölçüde kullanılmaktadır.
Mısır drenajı iyi, havadar, su tutma kapasitesi yüksek topraklarda iyi gelişir. Mısır yetiştiriciliğinde başarılı olabilmek için;
* Yöreye uygun tohumluk seçilmeli
* Ekim zamanında yapılmalı
* Bitki sıklığı seçilen çeşide uygun olmalı
* Gübreleme, toprak analiz sonucuna göre yapılmalı
* Yabancı ot kontrolü iyi yapılmalı
* Sulama zamanları iyi ayarlanmalı
* Hastalık ve zararlılara karşı önlemler alınmalı
* Hasat zamanında yapılmalı
* Depolama uygun koşullarda yapılmalı
İlimiz için ekim zamanı: 20 Nisan- 10 Mayıs tarihleri arasında.
Tohum miktarı: Dekara 2,5-3 kg.
Ekim derinliği: 5-6 cm
Sıra arası ve sıra üzeri mesafesi: Alet- ekipman, ekim zamanı, sulama gibi faktörlere bağlı olarak, 65-85 sıra arası , 14-25 cm sıra üzeri olmalıdır.
Gübreleme: Çeşidin erkenci veya geçci oluşuna, bitki sıklığına, toprağın yapısına ve ihtiva ettiği besin maddesi miktarına bağlı olarak değişir. Bu şartlar göz önüne alındığında mısır için genellikle saf madde olarak dekara; 18-20 kg azot, 8-10 kg fosfor kullanılması tavsiye edilir. Azotun yarısı ile fosforun tamamı ekimle beraber toprağa verilir. Azotun ikinci yarısı ise bitki 40-50 cm boylanınca ara çapası ile verilerek arkasından sulama yapılır. İkinci parti azot kesinlikle serpme olarak yapılmamalıdır. Aksi halde bitkinin yapraklarında yanma ve kloroza neden olur.
Seyreltme ve çapalama: Bitki 10-15 cm olunca, sıra üzerinde belli aralıkta, belli sayıda bitki bırakılarak fazla olanlar sökülür. Çapalamayla hem yabancı otlar yok edilir, hem toprak kabartılmış olur. Ara çapası mısır 40-60 cm boylanınca yapılır.
Sulama: Toprak ve iklim şartlarına bağlı olarak 3-8 defa sulama yapmak gerekebilir. Mısırda ürün artışı için sulama şu zamanlarda yapılmalıdır.
1. sulama: Seyreltme ile birlikte yapılacak olan birinci ara çapasından sonra bitki 10-15 cm boylanınca.
2. sulama: Boğaz doldurma ve ikinci azotlu gübrenin verilmesinden sonra.
3. sulama: Tepe püskülü çıkarmadan bir hafta önce.
4. sulama: Süt olum devresinde danenin dolgunluğunu sağlamak ve verimi artırmak için yapılır.
Yabancı ot mücadelesi: Elle yolunarak ve kimyasal (ilaçlı) mücadele.
Hasat: En uygun nem oranı %22-26 olduğunda hasat yapılabilir. Mısır hasat edildikten sonra muhafazası için nem oranı %13’ü geçmemelidir.
Mısır yetiştiriciliğinde görülebilecek problemler:
a) Koçansız veya küçük koçanlı bitkiler
* Bitki sıklığı fazla veya yetiştirme dönemi sezonu yetersiz.
* Gübreleme yeterince yapılmamış.
* kurak dönemin dane tutma zamanına rastlaması.
* Yoğun aphid zararı.
* Mısır rastığı zararı.
* Erken dönemde yaprak yanıklığı etmenleri zararı.
b) Normal koçanda dane tutmama:
* Çiçek tozu yetersizliği
* Koçan püskülünde mısır kurdunun zararı.
* Aşırı sıcak ve kurak zararı olabilir.
c) Cılız ve küçük koçan oluşumu:
* Yetersiz gübreleme
* Kuraklık
* Zayıf döllenme
* Sık ekim
* Hastalık ve zararlılar
Verim: Mısırda çeşit özelliği ve yetiştirme şartlarına göre dekardan 500-1300 kg. arasında verim alınabilmektedir.
Daha fazla bilgi için Tarım İl Müdürlüğüne müracaat edebilirsiniz veya Ç.E.Y. Şubesi 0332. 322 34 60- 151 nolu telefonla da bilgi edinebilirsiniz.etmek gerekir. İlk yabancı otlar tohum bağlamadan yoncayı fazla etkilemeden biçip yok edilmelidir. Daha sonraki yıllarda gelişmeleri bakım ve sulamaya göre daha hızlı olduğu için yabancı otları bastırır, rekabet güçleri artar.
* Sulama: Yonca bitkisi hem kıraçta hem de sulu şartlarda yetiştirilebilen bir bitkidir. Kıraçta yetişmesine rağmen su ihtiyacı çok yüksek olan bir bitkidir. Yoncaya bol ve dengeli su verildiğinde verimi çok fazla artmaktadır. Yoncada genellikle sulama sayısı biçim sayısına bağlıdır. Genel olarak yoncayı biçimden bir hafta önce ve bir hafta sonra olmak üzere iki kez sulama uygundur. özellikle ilk yıllarda yoncanın daha fazla suya ihtiyacı vardır. Sulamalar genellikle sabah erken saatlerde ve akşam serinliğinde yapılmalı, öğle sıcaklarında sulama yapılmamalıdır. Suyun göllendirilmesi yoncanın köklerinin hava almayarak ölmesine, yoncanın seyreklenmesine neden olmaktadır. Bundan dolayı suyun yüzeyde göllenmesine dikkat edilmelidir. Yoncada sulama salma veya yağmurlama sulama sistemleri ile sulama yapılmalıdır.
* Biçim: Ot: Yonca bir yılda birden fazla biçilebilen bir bitkidir. Bölgemizde 3-4 biçim yapılabilir. Yoncanın ekildiği yıl biçim sayısı azdır. Yoncada yeşil ota biçim için genel olarak araştırmalar neticesinde göstermiştir ki, çiçeklenme başlangıcında 1/10 çiçeklendiği dönemdir. Bu zaman ot kalitesi ve besin değerinin en iyi olduğu ve bitki kök ve gövdesinde ikinci mahsulü verecek yeteri kadar besin maddesinin birikmiş olduğu dönemdir. Biraz geciktirilerek biçim yapılırsa fazla ot alınır ise de önemli miktarda kalite kaybı olur, protein değeri düşmeye başlar, selüloz miktarı artar. Yoncada ara biçimlerde normal biçme yüksekliği 8-10 cm dir. Daha kısa olarak biçilecek olursa kök boğazında ikinci biçim için sürmeye başlayan filizler kesilmiş ve bunların gelişmesi önlenmiş olur. Bu durum biçim sayısını ve ot verimini olumsuz yönde etkiler. Yonca son biçiminde öyle ayarlanmalı ki, bitki tekrar sürgün verme imkanı bulmasın ve kışa köklerinde biriktirdiği besin maddeleri ile girsin. Böylelikle ilkbaharda bol ve kaliteli ot versin. Bölgemizde çeşitli yollarla biçilen yonca tarla üzerinde kurutulabildiği gibi suni kurutmaya da alınabilir. Her türlü kurutma şeklinde özellikle tarlada kurutmada çok dikkat edilerek, otun besleme değerini düşürmeden toplanması, depolanmasıdır. Besin maddelerince zengin olan aksamlarında zayiatı önlemek için gerekli tedbirler alınmalıdır. Bu nedenle otun kurutulmasında ana hedef yaprakların korunması olmalıdır. Suni kurutmada besin maddeleri yönünden pek kayıp olmayacağı için en iyi kurutma şekli suni kurutma yöntemidir. Böylece besin değeri korunmuş olur. Yoncadan sezonda dekardan 1000- 1200 kg civarında kuru ot alınabilir. Yaş yonca kurutulunca ağırlığının %75’ni kaybeder.
Tohum: özellikle tohum için yetiştirildiği gibi ot için yetiştirilen yoncalar da tohuma bırakılabilir. tohum üretimi amacıyla ekimi yapılan yoncada sıra arası 60-90 cm olmalıdır. Bu şekilde yonca iyi dallanır ve bol tohum verir. Yonca tohumu alınacak tarlada ilk biçim ota yapılır, ikinci biçim tohuma bırakılır. yoncada iyi tohum alabilmek için dekara 1-2 kovan arı bulundurmak gerekir (tozlaşmanın iyi olabilmesi için). Tohuma bırakılan yoncanın meyveleri %75-80’i olgunlaştığında, kahverengiye dönüştüğünde biçilmelidir. Geciktirilir ise dane dökülmesi şeklinde kayıplar olur. Biçerdöverlerde gerekli mekanik ayarlar yapılarak rahatlıkla tohum hasadı yapılabilir. Bu durumda meyvelerin biraz daha kahverengileşmesi beklenir. Yoncada tohum verimi dekara ortalama 40-50 kg. dır.
Facebook'ta Yayınla>