Bozkır, çayır ve meralarda hayatını sürdürüp, karada uçan en büyük kuş özelliğiyile yaratılmışların içerisindeki en nadide varlıklardan birisi olan toy, günümüzde Anadolu’da soyu bitip, tükenme durumuna gelmiş bulunmaktadır.
Binlerce yıldan beri Anadolu’daki bozkırlarda çiftçilerle, koyuncularla ortak bir yaşam sergileyen toy, bozkır yaşam alanlarında bayrak tür görevi görmektedir.
Kısaca toy kuşunu tanıtırsak latincede (otistarda) olarak adlandırılmakta, açık kahverengi ve kahverenginin tonlarındaki tüy rengi ile bozkırların bitki örtüsü ile uyum sağlar, yuvalarını ekin tarlaları veya meradaki yüksek boydaki otlaklar içerisine yaparlar. Genelde iki yumurta yaparlar, nadiren 1-3 kuluçka süreleri 25-27 gün arasında seyretmekte, dişiler yavruları bir ay gözetmekte, bir sonraki çiftleşme dönemine kadar da yavrular da anne ile birlikte kalırlar.
Geniş, düz, gözden ırak bozkır alanlarında “Lek” diye tabir edilen grupların oluşturulmasından sonra, dişiler kur yapan erkek bireylerden birini seçerek çiftleşirler. Yavruları ilk aylarda böceklerle beslenirler. Yetişkin bireyler ise, böceklerin yanısıra, yonca, bitki tohumları, yaprak ve filizler ile beslenirler. (*)
Doğu Anadolu Bölgesi’nde populasyonların kış aylarında daha güneye, Güneydoğu Anadolu Bölgesine göç ettiği, Orta Anadolu ve Batı Anadolu Bölgesindeki populasyonların da Orta Anadolu ve Batı Anadolu’ nun uygun bölgelerinde kışladığı belirtilmektedir. (**)
Geçmişten günümüze atalarımızdan bize olduğu gibi devredilen Anadolu’daki doğal hayatın bizden sonra gelecek nesillere de olduğu gibi devretmek mecburiyetinde olduğumuzu bilmeliyiz. Anadolu bozkırlarının sultanı olan toy kuşları, bugün yapılan araştırmalarda Anadolu’da 500-1000 arasında bireyin kaldığı, özellikle de Konya’mızın il sınırları içerisinde bir kısmı bulunan Tuz Gölü havzasında da 100- 160 arasında bir populasyonun kaldığı belirtilmektedir. (***)
Toy kuşları elektirik güç hatlarına çarpma sonucu ölüm, insan unsuru tarafından yapılan baskıdan dolayı kur davranışlarının bölünmesi, yavrularının beslenmesi için gerekken sürenin kısalması, avcılar tarafından yapılan kaçak avlanmalar, kuluçkaya yattığı yerin terk edilmesi, tarım ilaçlarının yaygın ve yüksek miktarda kullanılması üreme oranının düşmesi sonucunda toyların sayıları hızla azalmasına neden olmuştur.
Çevre ve Orman Bakanlığı Doğa koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce düzenlenen, Doğa Derneğinin 2.3. 2003 tarihli “Toy Koruma Protokolu” gereğince Doğa derneği ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü yetkililerinin katılımlarıyla, 15-16 Aralık 2003 tarihinde gerçekleştirilen “Ulusal Toy Eylem Planı” çalışmaları sonucunda, bozkırlarımızın sultanları olan toy kuşlarının yaşam alanlarının korunması, nesillerinin korunması hususunda önemli kararlar alınmıştır.
Doğa Derneği Başkanı Sayın Bahtiyar Kurt, Güven Eken ve Nuri özbağdadlı’nın, toy kuşlarının korunması hususunda yapmış oldukları fedakarane çalışmalar takdire şayandır.
Aziz çiftçiler, avcılar, kamu çalışanları, doğa severler, sizlerin yapacağı yardımlar ve destekler toyların Anadolu’daki hayatını devam ettirerek; gelecek nesillerimize doğal hayatımızın bir parçası olan bu kuşların intikalini sağlayacaktır.
Bu güzel mavi gezegenin süsü olan yaratılmışlarının hepsinin mavi gezegende yaşamaya hakkı olduğu bilinci içinde, insanoğlunun bu haklara saygı göstermesini diliyor ve bekliyoruz.
Kaynaklar: (*) Nuri özbağdadlı Doğa derneği
(**) Doğa Derneği
(***) Güven Eken (Birdlife)
Facebook'ta Yayınla>